DK İç Mimarlık Gözünden “Perakende Mağazacılık”
Perakende mağazaların içlerini tasarlamak ve butik işletmelerin günümüz dijital çağında daha başarılı olarak gelişmelerine yardımcı olmak son zamanlarda bizim çaba harcadığımız bir konudur.
![Perakende Mağazacılık](https://www.dkicmimarlik.com/images/blog/perakende-magazacilik-01.jpg)
![Perakende Mazağa Tasarım ve Dekorasyonu](/images/blog/perakende-magazacilik.jpg)
Perakende mağazaların içlerini tasarlamak ve butik işletmelerin
Günümüz teknolojisinin perakende sektöründe de oldukça gelişmesiyle mağaza tasarımlarında tasarımcıların bu alandaki yeniliklerden faydalandıklarını görüyoruz. Bir çok değişik yaklaşımlar olduğunu biliyoruz. Ancak daha çok satış yapabilmek için bazı ortak tasarım stratejileri vardır.
Perakende mağazaların içlerini tasarlamak ve butik işletmelerin günümüz dijital çağında daha başarılı olarak gelişmelerine yardımcı olmak son zamanlarda bizim çaba harcadığımız bir konudur. Markanızın hikayesini anlatmak, sürükleyici deneyimler yaratmak, baş döndüren vitrinleri ve gerekli tabelaları birlikte yapmak, perakendecilikteki önemli detayları da sizlerle paylaşarak sizi temel konularla donatmak istiyoruz.
Burada yer alan her şeyin nedeni, mağazanıza daha çok etkili müşteri çekebilecek etkin perakende iç düzeninin yaratılmasına neden olacak temellere bakılmasıdır. Böylece daha çok ürüne göz atılacak ve daha çok ürün alınarak ödeme noktasına taşınacaktır. Unutulmaması gereken konu müşterinin mağazanıza adım atmasından ödemeye (veya ödememeye) kadar, satış yapıp yapmamanızı akıllı tasarım kararları belirgin şekilde etkiler.
Eşikten giriş yapmak
Aynı zamanda “dekompresyon bölgesi” olarak da bilinen eşik bölgesi, müstakbel müşterinizin mağazanıza ilk adım attığı alandır ve mağazanızın büyüklüğüne göre boşlukta kapladığı yer ilk beş veya on beş “feet”tir. Burası aynı zamanda dış dünya ile sizin ona sunduklarınız arasında geçiş yaptığı ilk deneyimdir. Bu arada mağazanızın ne kadar ucuz veya pahalı olabileceği ve aydınlatma, demirbaş, sunum ve renklerin nasıl bir koordinasyon içinde olduğuna dair kritik yargılara varırlar. Bu geçiş modunda olduklarından, müşteriler sizin oraya yerleştirdiğiniz herhangi bir ürün, tabela veya aksesuarı gözden kaçırmaya eğilimlidirler.
Yeni veya sezon ürünü olup olmamasına bakmadan, yüksek karlı veya çok talep edilen ürünler ile müşterinizin dikkatini çekmek ve ikna etmek gerekir. Ya da bir yer tasarlayarak ürününüzün hikayesini anlatmak veya skeçler yaratmak gerekir.
Müşterinin mağazada vakit geçirmesi
Bu durum büyük ölçüde mağazanızın genel düzenine ve ölçüsüne bağlı olarak değişir. Bir sonraki göreviniz, onları mağazanızda yürürken ürünlerinizin maksimum sergilenmesinden yararlandırmaktır. Bu onların satın alma şansını arttırmakla kalmaz aynı zamanda iyi düşünülmüş bir yol mağazadaki giriş çıkışı ve trafiği stratejik olarak kontrol eder.
Çoğu mağazalar müşterilerinin mağazanın tüm yürüyüş alanını maksimum seviyede kullandırarak verim alabilmesi adına dairesel yolu kullanır. Bazıları ise işi daha da basitleştirmek için yürüyüş yolunu genel zeminden ayıracak şekilde yapar ve eski bir deyişi akla getirir ” gözler nereye giderse, ayaklar takip eder.”
Akılda tutmak gereken bir şey de, örneğin bir koridorun sonunda göz alıcı ve dikkat çekici bir teşhirin bulunduğu yere, müşterileri yöneltmektir
Ürünlerinizi satmak için harcadığınız tüm efor ve zamana karşılık, son isteyeceğiniz şey gelen müşterilerin aceleyle onları fark etmeden geçmesi ve satın alacakları ürünleri büyük ölçüde kısıtlamasıdır. Perakendecilerin bununla mücadele etme yollarından biri aralar oluşturmak veya bazen “hız tümsekleri” olarak tanımlanır. Esasen bu müşterilere görsel bir ara verir ve özel veya sezon gösterileri ve tabelalarla sağlanabilir.
Çoğu perakendeciler koridorlar arası veya koridor kenarlarında özel teşhir fikstürleri denen “mal dağılımı” olarak anılan verimli dağılımı yaparlar. Bu teşhirler dürtüsel satın almayı cesaretlendirir ve aynı zamanda yakınlarındaki tamamlayıcı ürünlere de ilgi çeker. Ancak ürünler için tek başına koridorlar olamayacağından, ürünleri alışveriş yapan kişinin bakış açısından kolay görülebilir şekilde gruplamayı düşünmek önemlidir. Aynı zamanda daha az aranan ürünleri alta veya yükseğe koyup “daha çok talep gören” ürünleri göz seviyesinde teşhir etmek önemlidir. Son olarak, yenilik hissini devam ettirebilmek için bu hız tümseklerinin haftalık veya belli aralıklarla tekrar gelecek ziyaretçilere sunulması önerilir.
Aynı Zamanda Rahat Olduklarından Emin Olun
“Enli Fırça Etkisi” diye bir şeyden haberiniz var mı bilemiyorum ancak müşteri davranışları uzmanı Paco Underhill tipik, özellikle bayan, müşterinin başka bir müşteriyle sırt temasında bulunmaması gerektiğini vurgular. Aynı kural müşteri ürünle çok ilgili olsa da geçerlidir. Bunu önlemenin en kolay yolu koridor, zemin ve teşhirlerin, müşteriler ürünleri incelerken yeterli kişisel alana sahip olmalarıdır.
Mağazanızı rahatlaştırmanın bir diğer yolu da müşterileri daha çok zaman geçirmeye cesaretlendirecek, rahat koltuk ve banklarla oluşturacağınız bir bekleme alanı oluşturmaktır. Özellikle, alışveriş yapacak kişinin yanında bir şey satınalmayı düşünmeyen biri veya çocuklar varsa bu bölüm çok gereklidir. Akılda tutulması gereken bir ipucu da koltuk ve bankların ürünlere bakar biçimde olması, böylece mağazanızda dolaşan kişilerin dikkati satın alacakları ürünler üzerinde olmalıdır.
Son olarak, kasa ve POS cihazının nereye konulacağına göz atın. Bu unsur perakende mağazasında günlerce kendinize sorabileceğiniz ve bir sürü artı ve eksi bakış açıları üretip sonunda gene de kafanızın karışacağı bir durum yaratabilir. Ancak hatırlanması gereken en iyi çözüm çıkışın, doğal bir duruş noktasında sizin amacınıza uygun olarak tasarlanıp kurulmuş olmasını gerektirir.
Eğer müşteriler içeri girdiklerinde doğal olarak sağa dönerlerse ve onların dolaşıp tüm yolu bitirmelerini sağlarsanız, önde sol tarafta kalan yer büyük ihtimalle kasanın ideal yerleşimidir. Ancak bu karar aynı zamanda mağazanın şekline ve büyüklüğüne bağlıdır. Aynı zamanda mağazada dolaşan elemanlarınız yoksa ve tek kişiyseniz, kayıpları önleyebilmek için bulunduğunuz yerin bakış açısından herşeyi görmeniz gerektiğini unutmamalısınız. Kasayı koyacağınız yeri tasarlarken hatırlamanız gereken diğer ipuçları:
- Alışveriş yapanların çantalarını ve diğer eşyalarını koyabilecekleri büyüklükte bir kasa olmalıdır.
- Kasanın arkasındaki duvardan ilgi çekici ve ilgili teşhirleri koymak için yararlanmalıdır.
- Müşterilerin “son dakika” alımlarını cesaretlendirecek ürünler stoklanmalıdır.
- “Aradığınız her şeyi bulabildiniz mi?” gibi nazik sorular sorarak değişim ve para iade politikanızla ilgili bilgi ve evrak verilmelidir.
Perakende mağazasının içinin tasarımı hiç bitmeyen bir süreçtir. Burada ekleyerek veya çıkartarak ince ayarlar yapabileceğiniz müşteri yolculuğu ve deneyim yaratılabilir. Her günün sonunda dahi odaklanacağınız şey müşerinin yolculuğudur ve siz sürekli bunu test ederek iyileştirmeye gideceksiniz. Görsel ipuçlarının sizi nereye götüreceğini kendiniz dolaşarak görün veya elemanlarınızın, arkadaşlarınızın veya ailenizin aynısını yapmasını isteyin ve size dürüstçe geribildirim vermelerini isteyin. Son olarak, müşterilerinizi gözlemleyin ve onları neyin çektiğini, neleri atladıklarını, nasıl hareket ettiklerine bakın. Sonra hedeflediğiniz tasarımla örtüşüp örtüşmediğine bakın. Esnek kalırsanız, göz ve kulaklarınızı açık tutarsanız, hem sizin hem de müşterilerin kazanacağı perakende ortamını yaratacağınızdan emin olun.
Perakende Mağazası Stand Tasarımı İstanbul Perakende Mağazası İç Mekan Dekorasyonu Perakende Giyim Mağazası İç Mimari Tasarımı Perakende Spor Mağazası İç Mekan Tasarımı